Sülün Osman kimdir, “Sülün Osman” olarak bilinen ünlü dolandırıcıdır.
Sülün Osman, 1923 yılında Fatih, İstanbul‘da bir memur çocuğu olarak doğmuştur. Tam adı Osman Ziya Sülün’dir.
Söylentlerini Kumkapılı bir rum olan aleko’dan öğrenmiş. Kendisi sıradan bir üç kâğıtçı değil. Bu işin kitabını yazıp, felsefesini yapmış bir düşünür: 20 Nisan 1962’de hapisteyken ‘Alınteri ile Yaşamak’ konulu konferans vermiş bir kişidir.
Sülün Osman, adını duyurduğu ilk “işini” 1948 yılında Fatih’te yeni tuttuğu evin sahibini dolandırarak yaptı. 1950 ve 1960’lı yıllardaki “işleriyle” ün kazanan “Sülün Osman”, tramvay, Galata Kulesi, kent meydanlarındaki saatler, Galata Köprüsü, şehir hatları vapurları gibi kamu mallarını saf vatandaşlara ‘satarak’ ya da ‘kiraya vererek’ efsane haline geldi.
Osman Sülün, 20 Nisan 1962 tarihinde hapisteyken ‘Alınteri ile Yaşamak’ konulu konferans verdiği söylenmektedir. Hayatı ve dolandırıcılıkları birçok filme konu olan Sülün Osman, Aziz Nesin‘in Fil Hamdi isimli hikaye kitabında geçen “Sülün Osman pırrrr” cümlesinden dolayı manevi duygularını rencide ettiği gerekçesi ile Aziz Nesin‘e dava açmıştır.
Hapisaneden çıktıktan sonra dolandırıcılığa tövbe edip Zeytinburnu Yenidoğan mevkiinde bir meyhane açmıştır.
Sülün Osman, verdiği her röportajında dolandırmaya çalıştığı insanların herhangi birileri ya da fukara olmadıklarını, kolay yoldan para kazanmaya çalışan ve hatta kendisini dolandırmaya çalışan kişiler olduğunu belirtmiştir.
Sülün Osman, 1984 yılının temmuz ayında İstanbul‘da Beyoğlu’nda sürekli kaldığı otelde 61 yaşında kalp krizinden ölmüştür. Kimlik taşımadığı için kimsesizler mezarlığına gömüldü.
Sülün Osman’ın icraatlarından örnekler :
–Taksim Meydanı‘na paspas serip oradan geçenlerden ‘Burası benim’ diyerek para alıyor, daha sonra ”Ne kadar kazanıyorsun sen buradan” diyenlere komple Taksim Meydanı’nı satıyormuş.
-Benzer yöntemlerle Galata Kulesi‘ni de satan Osman Sülün, şikayet edilip mahkemeye çıkarılınca: ”Kusura bakma hakim bey. Memlekette Galata Kulesi’ni satın alacak eşekler olduğu sürece ben bu kuleyi satarım” diyerek kendini savunmuştur.
-Gittiği barda eğlendiği kadınlarla tüm gece yiyip içip eğlendikten sonra, hesabın o kadınlara ait olduğunu söyleyerek bardan çıkmış. Kendisinin Sülün Osman olduğunu anlayan kadınlar, bizi de satar diyerek korkudan olayın çok üzerinde durmamışlar. Bunun üzerine Sülün Osman ”Adım çıkacağına canım çıksaydı” demiş.
– Yine benzer yöntemlerle Galata Köprüsü‘nü satıyor. İnsanlar köprüden geçiyor, arkadaşları para ödeyince insanlar ”Ne yapıyor bu adam?” diye sormadan gördüklerini yapıyor ve ardından Galata Köprüsü’ne de talip çıkıyor. Bu olay daha sonra Türk filmlerine konu oluyor. Fakat Sülün Osman’ı yakalatan olay da bu oluyor.