Robert Palmer kimdir
Robert Palmer kimdir, İngiliz müzisyen, şarkıcı. Gerçek adı Robert Allen Palmer‘dır. 80’li yılların en önemli isimlerinden biri olan Robert Palmer, Addicted to Love ve Pepsi reklamında da kullanılmış olan Simpy Irresistable isimli çalışmalarıyla sesini tüm dünyaya duyurmuş, 2 kez müzik dünyasının en prestijli ödülü olarak kabul edilen Grammy‘yi kazanmış, ardında sayısız başarılı çalışma bırakarak hayata gözlerini yummuştur. Sesi birçok müzik otoritesince baştacı edilmiştir.
19 Ocak 1949‘da Batley, Yorkshire, İngiltere‘de dünyaya geldi. Palmer, babasının görevi dolayısıyla çocukluk yıllarında bir süre Malta’da bulunduktan sonra 1956‘da ailesiyle birlikte yeniden Yorkshire’a taşındı. O yıllarda Amerikan Kuvvetleri Radyosu’nu dinleyen müzisyen, blues, soul ve jazz türündeki şarkılardan oldukça etkileniyordu.
Scarborough Teknik Koleji‘nde öğrenci olduğu dönemde, henüz 15 yaşındayken ilk grubu “Mandrake Paddle Steamer”ı kuran Palmer’ın müzik kariyerindeki ilk çıkış, 1969 yılında gerçekleşti. “The Alan Bown Set” grubundan
Jess Noden’in “Gypsy Girl” isimli şarkıda vokal yapması için Palmer’a götürdüğü teklif, müzisyen için önemli bir başlangıç oldu. Zira 45’lik büyük başarı ke Palmer şarkıyı yeniden yorumlayarak piyasaya sürdü. Bir yıl sonra
Elkie Brooks’un vokali olduğu jazz-rock grubu Dada’ya katılan müzisyen, daha sonra Brooks’la birlikte “Vineger Joe” isimli grubu kurdu. Palmer, Vinegar Joe’da hem ritm gitar çalıyordu hem de vokaldi. Çıkardıkları albümlerle hatrı sayılı bir başarı kazandıktan sonra müzisyene, Island Records’tan solo albüm teklifi geldi. Palmer ilk solo albümü “Sneakin’ Sally Through The Alley”i Island Records etiketiyle 1974 yılında dinleyicilerle buluşturdu. Albümün Amerika‘da ses getirmesi sonucu müzisyen 1976 yılında eşiyle birlikte Londra‘dan New York‘a taşındı.
Aynı yıl Motown‘un ünlü basçısı James Jamerson’un katkılarıyla ikinci albümü “Pressure Drop”u yayınladı. Albümde rock ve reggae türünün öğelerini bir arada kullanan müzisyen, bu albüm kapsamında Little Feat grubuyla turneye çıktı. Ardından yeni albüm “Some People Can Do What They Like” geldi ancak beklenen ilgiyi göremedi. Bu sebeple Bahamalar’a yerleşmeye karar veren Palmer, yaşam tarzıyla İngiliz tabloid gazetelerinin en çok ilgi gösterdiği isimlerden biri oldu. 1978’de, Karayip tarzı rock müzikten esinlenerek yaptığı “Double Fun” isimli albümü müzik marketlerdeki yerini aldı ve albüm Billboard‘da Top 50’ye girme başarısı gösterdi. Bu albümden çıkan Andy Fraser imzalı 45’lik “Every Kinda People” ise ilk yirmiye girerek oldukça popüler oldu.
Bir sonraki albümü Secrets‘ı, video klipleriyle ve synth-pop tarzına yakın oluşuyla genç dinleyicilerin büyük ilgisiyle karşılanan “Clues” albümü takip etti ve albümden çıkan “Johnny and Mary& Renault’un reklamlarında jenerik müziği olarak kullanıldı. Palmer’in başarısı, 1982 tarihli 45’lik çalışma “Some Guys Have All The Luck” ile tekrarlandı.
1985‘te Tony Thompson, Duran Duran grubunun gitaristi Andy Taylor ve basçı John Taylor ile birlikte “Power Station” grubunu kuran Palmer, grupla aynı adı taşıyan ilk albümleriyle yine başarılı bir çalışmaya imza atmış oluyordu. Ancak çalışmalarını solo olarak devam ettirmek istediği için bir yıl sonra Power Station’dan ayrıldı.
Palmer’ın 4 yıllık bir aradan sonra gelen ilk solo albümü ise “Riptade” oldu. Bu albümden çıkan “Addicted To Love” müzik listelerinde zirveye ulaştı. Bu çalışmasıyla en iyi erkek rock şarkıcısı dalında Grammy ödülünü kucaklayan müzisyen, 1987‘de İsviçre’nin Lugano şehrine taşındı ve burada kendi kayıt stüdyosunu kurdu.
1988 tarihli “Heavy Nova” albümü ise Palmer’ın başarısını pekiştiren bir diğer çalışma oldu. Pepsi’nin de reklamlarında kullandığı “Simpy Irresistable” 45’liğiyle müzisyen ikinci kez Grammy ödülünün sahibi oldu ve Rolling Stone dergisi, kendisini
“1990 yılının en iyi giyinen sanatçısı” seçti.
Sanatçı 1990 tarihli albümü “Don’t Explain” için ünlü grup UB40 ile birlikte çalıştı ve bu işbirliği sonuçlarını “I Will Be Your Baby Tonight” ve Marvin Gaye çalışması “Mercy Mercy Me”de gösterdi.
Palmer 1995 yılında eski grubu Power Station ile yeniden biraraya gelerek Living In Fear isimli bir albüm çıkardı. Ancak John Taylor’un yerini alan yeni basçı Bernard Edwards turne sonrası zatürre nedeniyle hayatını kaybedince grup dağıldı. 90’lı yılları konserler ve turne programlarıyla tamamlayan Palmer, 1999‘da “Rhythm and Blues” isimli albümü dinleyicileriyle buluşturdu.
Sanatçının son albümü 2003 tarihli “Drive” oldu. Kariyerinin en cesur ve samimi albümlerinden biri olarak değerlendirilen albüm Robert Johnsen’e ithaf edilmişti.
Robert Palmer, 26 Eylül 2003‘te bir televizyon programına katılmak için gittiği Paris‘te kalp krizi geçirerek 54 yaşında hayata gözlerini yumdu. Mezarı, son 15 yılını geçirdiği Isviçre’nin Lugano şehrindedir.
Robert Palmer hakkında ziyaretçi yorumları