Avni Anıl kimdir, Avni Anıl, 23 Nisan 1928 tarihinde İstanbul’un Üsküdar selimiye semtinde doğdu. Selimiye’deki Ondokuzuncu İlkokulu bitirdi, 1942 yılında Paşakapısı Ortaokulunu bitirdi ve Haydarpaşa Lisesi’nde okudu. Ara vermek zorunda kaldığı lise eğitimimi, 1966 yılında açılan olgunluk sınavı sonucunda tamamladı.Konservatuar mezunudur. Ailesi Bulgaristan’ın Varna kentinden Türkiye’ye gelmiş ve Edirne’ye yerleşmiş daha sonra Biga’nın Kozçeşme nahiyesine göç etmişler. Kız kardeşinin adı Berhayat Anıl’dır.
Çocukluk yıllarında Üsküdar halkevinde müziğin ilk öğelerini öğrendi. 1943-1946 yılları arasında Cumartesi Pazar günleri Çamlıca Kısıklı’ daki aile çay bahçesinde program yapıyorlardı. 1950 yılında Üsküdar Musiki Cemiyeti‘nde 7 yıl süreyle Türk müziğinin ne olduğunu öğrendi. Beste, şarkı formu, günün şarkılarını meşk yoluyla öğrendi.
1949 yılında Askerliğini İstanbul’da yaptıktan sonra Polis Enstitüsü’ne girdi, polis oldu. döndü ve ilk ataması Adana Emniyet Müdürlüğü oldu. 1955 yılında polislikten ayrıldı ve gazeteciliğe başladı. Üç yıl Akşam gazetesinin sanat sayfasını yönetti. Aynı zamanda 1955-1967 yılları arsında İstanbul Radyosu’nun haber servisinde çalıştı.
İlk beste denemelerine Üsküdar Mûsıkî Derneği ‘nde başladı. Arif Sami Toker, vasıtasıyla notalarını Emin Ongan‘a götürdü. Emin Ongan notaları inceledikten sonra “Aman Avni, bunlar ne güzel şeyler” dedi.
Hüzzam makamındaki “Ağla Çeşmim, Eski Lezzet Kalmamış” adlı bestesini Adana ‘da polisken yaptı.
1967 yılında “Anıl Yayın Ajansı”nı kurdu, Dünya gazetesinin sanat sayfasını yönetti. 1969 yılında “Musıkî ve Nota” dergisini çıkardı, 36 sayı ve üç cilt olarak yayımlandı. “Musıkî Sözlüğü” adı altında dört ciltlik eserinde musıkî tarihi için önemli hatıralar yayımladı.
1985 yılında Adana Büyükşehir Belediye Konservatuvarı kuruldu. İkinci kez Adana’ya konservatuvara Sanat Yönetmeni olarak geldi. İki yıl kadar görev yaptı. Adana’da çeşitli müzik etkinliklerinde bulundu. Konservatuvarın yapılaşmasında önemli emekleri oldu.
1972 yılında İzmir Radyosu’ nda 10 yıl süre ile müzik yayın şefliği yaptı.1982 yılında İzmir Radyosu ‘ndan emekliye ayrıldı. Emekli olduktan sonra, 1983 yılında Alsancak’ ta “Avni Anıl Yayınevi’ni kurdu. Önceki yıllarda yayımlanan “Musiki ve Nota” dergisini bu defa Yeni Dizi Sayı 1 diyerek yeniden çıkarmaya başladı.
Musikimizden Portreler isimli belgeseli ile televizyona başladı. Radyolarda ” Sazdan Söze ” ve “Dizelerden Ezgi Bahçesine ” isimli programlara imza attı.
1990 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü; Devlet Klâsik Türk Müziği Koro ve Topluluklarının sınavlarını yapmak için Uzman Sanatçı kadrosu ile yeniden memurluğa başladı.
120’yi aşkın eseri olan besteci, 1998 yılında Kültür Bakanlığı’nca verilen Devlet Sanatçısı unvanı verildi.
Devlet Klâsik Türk Müziği Korosu sanat faaliyetlerine büyük katkılarda bulunup, defalarca konuk şef olarak görev yapan büyük bestekâr Avni ANIL aynı zamanda Elazığ, Diyarbakır, Samsun, Konya ve Bursa’da koroların kurulması çalışmalarında bulundu.
Ümit Yaşar Oğuzcan‘ın şiirlerini besteledi. Son dönem besteciler içinde Yusuf Nalkesen ile birlikte en önde gelenlerdendir.
Avni Anıl 14 Haziran 2008 günü İzmir’de solunum yetmezliği hastalığından yaşama 80 yaşında veda etti. İzmir Balçova Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Doğduğu ve büyüdüğü Üsküdar Selimiye Eczane sokağına “Avni Anıl Sokağı” adı verildi. Edirne’de “Avni Anıl Repertuar Salonu” açıldı. Samsun’da, Emniyet Müdürü Tekin Akın tarafından “Avni Anıl Eğitim ve Sanat Merkezi” açıldı.
Avni Anıl, Mine hanım ile 1963 yılında evlenmiştir. Bu evliliğinden Eser (Tunal) ve Alev (Anıl) Işıkçı adında iki kızı ve keman virtüözü olan Ezgi Anıl adında bir oğlu vardır.
Avni Anıl Bestelerinden Bazıları:
01. Ah bu şarkıların gözü kör olsun
02. Akşamın olduğu yerde
03. Aşk bu değil yapma güzel
04. Aşk nedir, nasıldır bilen var mı
05. Bir alev, bir ışık senin bakışın
06. Bir kerre bakanlar unutur
07. Bir peri masalı kulaklarına
08. Biraz kül, biraz duman
09. Bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım istanbulun
10. Dilşad olacak diye
11. Günbegün yaşanan
12. Kader
13. Kaderimde hep güzeli aradım
14. Mihrabım diyerek Sana Yüz Vurdum
15. Neden hiç dinmiyor
16. Rüya gibi uçan yıllar
17. İçimde nice uzun yılların özlemi var
18. Öyle Dudak Büküp Hor Gözle Bakma
Kendine has karakteristik besteleri olan hayatı çalışmakla geçmiş dolu dolu bir ömür ve geride çok kıymetli eserler bırakmış büyük üstad.Allah gani gani rahmet eylesin mekanı cennet olsun.
Rahmetle ve saygıyla anıyoruz. Eserlerini büyük bir beğeni ile dinliyoruz. Mekanı CENNET olsun.
Sevmediğim eseri yok. İnsanı altın vuruş yaparak kalbinin ve ruhunun birleşme noktasından yakalıyor. Son günlerde onun hiç bilmediğim bir Kürdilihicazkar bestesinin peşinden gidiyorum. Günlerdir söyleyip dolaşmaktayım: ‘Ne olur gelsen otursan yanı başıma’… Turhan Oğuzbaş’ın güftesine bu kadar mı zarif ve güzel bir beste yapılabilir. Benim gibi bu bestesinden haberi olmayan varsa tavsiye ederim. Çiğdem Yalkın çok güzel icra ediyor. Allah gani gani rahmet eylesin, muhakkak nurlar içindedir zaten.
Öncelikle bir “HAYDARPAŞA LİSELİ” olarak, benden 11 yaş önce Lisemizde okuyan Avni “Abimiz” e Allah rahmetini eksik etmesin niyazında bulunuyorum.İleri yıllarda 1980 başlarında ise iş takibim gereği İzmir -eski- Efes Otelinin yazlık barında akşam üzerleri oturduğum günleri arıyorum şimdi ama heyhattt?
Yukarıdaki listede zikredilmemiş ama bence artık ilk sıralarda yer alması gereken son bestelerinden “Ne olur akşamları gelsen, otursan yanıbaşıma…”diye başlayan bu şarkı Sema hanımın ne güzel ifade ettiği gibi, geçekten herkesi en duygulu yerinden yakalayan bir beste. Düz yazı diyebileceğim bir güfte nasıl da kaliteli bir eser olmuş?.Hele de ayni duyguları yaşayarak söyleyen bir kaç sanatçımızın sesiyle!
Allah Rahmet eylesin sevgili Haydarpaşa’lı abime, mekanı Cennet’tır inşallah.
Akşamın olduğu yerde,eserini dinledikten sonra,üstadın diğer bestelerine bakmak için buraya geldim,hem bilgilerimi tazeledim, hem de dinlemek için bir kaç eser kafamda not aldım.Sema hanımın tavsiyesi üzerine ” Ne olur gelsen otursan yanı başıma ” eserinde dinleyeceğim.Derinliği olan, naçizane takdir edilesi besteleri var üstadın.Bu vesileyle,miras olarak güzel eserler bırakan tüm bestekarlara, güftekalara ve icra eden yorumcularada ALLAH rahmet eylesin.