Deli Halit Paşa kimdir, İkinci Büyük Millet Meclisi’ne Ardahan milletvekili olarak katıldı. Bir tartışma sonrasında meclis koridorunda vurularak hayatını kaybetti. TBMM‘de işlenen ilk cinayetin kurbanıdır.
Deli Halit Paşa, 1883 yılında İstanbul Beşiktaş’ta doğmuştur. Babası Çerkes Ahmet Bey’dir. Soyadı kanunundan sonra adı Halit Karsıalan olmuştur. 14 Ocak 1901 tarihinde Harp Okulu’na girip, 22 Ağustos 1903 tarihinde Teğmen olarak mezun oldu. 22 Temmuz 1908 tarihinde Kıdemli Üsteğmenliğe terfi etti.
Deli Halit Paşa, II. Meşrutiyet‘in ilanı üzerine 1.Ordu 1.Alay 4. Tabur’la birlikte Yemen‘e gönderildi. 14 Nisan 1911 tarihinde Yemen kıdemiyle birlikte Yüzbaşılığa yükseldi. İtalyanların Trablusgarp’a saldırması üzerine 1910 Haziran’ında Trablusgarp‘a gitti. Üç ay bu görevde kaldıktan sonra bu dönemde aynı cephede görev yaptığı “Kel Ali” lakaplı subay ile Ali Çetinkaya ile anlaşamadığı için Mustafa Kemal Bey (Atatürk) ve Enver Bey’in (Enver Paşa) ortak kararı ile görev yerleri değiştirilmek zorunda kaldı ve Balkan Savaşı‘na katılmak üzere Çatalca’da Şark Ordusu’na atandı. Bulgarlarla sulh olunca,, sonra Harbiye Nezareti emrine atandı.
14 Temmuz 1914 tarihinde I. Dünya Savaşı‘nın ilanı üzerine Yakup Cemil Bey’in Kafkasya Mürettep Alayı’nın 2. Tabur Komutanlığı’na atandı. Görevi, Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Ruslara bırakılmış olan Kars, Ardahan ve Sarıkamış’ı geri almaktı. Dokuz günlük bir savaştan sonra 23 Aralık 1915 tarihinde Ardahan’a girmeyi başardı.
Ardahan Zaferi üzerine Binbaşılığa yükseldi. Çorum Müfrezesi’yle yapmış olduğu hizmetlerin ödülü olarak 14 Haziran 1916 tarihinde Yarbaylığa yükseltildi.
10 Mayıs 1917 tarihinde Garbi Dersim Komutanlığı’na atandı. 1918 başında Dersim, Erzincan, Nenehatun ve Erzurum‘u geri aldı. Kafkas İslam Ordusu’nun 3. Fırka Komutanlığı’na atanarak, Batum Muharebesi’ne katıldı. Fırkası ile Ahıska’yı muhasara ederek Ahikelek’in kuzeyini zapt etti. Mondros Antlaşması ilanı üzerine, Tortum kazasına çekildi. Bu sırada İngiliz baskısı ile fırka komutanlığından azledildi. Ali Rıza Paşa kabinesi zamanında 9. Kafkas Fırkası Komutanlığı’na atandı. 27 Eylül 1920’de Ermenistan üzerine yapılan harekâtta başarı kazandı. Başarısı nedeniyle 6 Aralık 1920‘de Albaylığa yükseltildi.
1921 yılı başında Doğu Cephesi’nden Batı Cephesi’ne, Kolordu Komutanı yetkisi ile Kocaeli Kumandanlığı’na atandı. II. İnönü Muharebesi‘ne Sağ Cenah Grubu Kumandanı ünvanı ile katıldı. 12. Grup Kumandanlığı ile Afyona nakledilerek Kütahya ve Eskişehir’in kurtarılma savaşlarına ve Sakarya Savaşı‘na katıldı. Bu sırada gösterdiği cesaretten ötürü “‘Deli” lakabıyla anılmaya başlandı. Özellikle cabancalarını dizlerine koyarak “Geri çekileni vururum” mesajı vermesi ve birkaç sefer geriye kaçan askerler üzerinde bunu bizzat uygulamasıyla ün yaptı. Tekrar Kocaeli Grup Kumandanlığı’na atandı. 26 Ağustos 1926’deki Büyük Taarruzda düşmanın kuzey grubuna, Gemlik, Mudanya, Bandırma istikametinde saldırılar yaparak Yunan 11. Tümenini, tümenin komutanı Tümgeneral Nikolaos Kladas ile beraber esir aldı. Büyük Taarruz’da Mirliva rütbesine terfi etti ve Paşa oldu.
Düşmanın Gemlik, Mudanya, Bandırma sahil şeridinden kaçmasını engellemek amacıyla çevirme görevini üstlendi. Albay Halit kumandasındaki birlikler, Gemlik’ten başlayarak Bandırma’ya kadar olan sahil şeridinde düşmana tek kaçış noktası bırakmadı. Düşmana bir tek Kemalpaşa-İzmir bandının açık kaldığını Fahreddin Paşa‘dan öğrenen Mustafa Kemal Paşa, gururla gülerek, “Bu mutlaka bizim Deli Halit’in işidir” dedi.
Böylece, düşmanın bu bölgeden silinip yok edilmesi sağlandı. Zaferin ardından Albay Halit, gösterdiği bu üstün başarılar nedeniyle Paşa rütbesine yükseltildi. Halit Paşa, Mirliva 31 Ağustos 1922 tarihinde (tümgeneral) olduğunda henüz 39 yaşında idi.
Halit Paşa, muharebe meydanlarında ikisi ağır olmak üzere 9 kez yaralandı. Sakarya muharebesinde beyninin yanına saplanan kurşunu hayatı boyunca taşıdı.
I. Dünya Savaşı ve İstiklal Savaşı sırasında Gümüş Liyakat, Gümüş İmtiyaz, Altın Liyakat, Altın İmtiyaz, 3.Rütbeden Kılıçlı Osmanlı ve İstiklal Madalyası ile Avusturya ve Afganistan’ında birer madalyasına sahiptir.
Kocaeli Grup Komutanı bulunduğu sırada TBMM‘nin II. Dönem seçimlerine katıldı. 5 Temmuz 1923 tarihinde yapılan seçimde Ardahan‘dan milletvekili seçildi. 9 Şubat 1925’te Meclis koridorunda sırtından tabancayla vurulup 14 Şubat 1925 tarihinde 42 yaşında vefat etti.
Öldürülmesi, TBMM‘de gerçekleşen ilk cinayettir. Cenazesi, İstanbul’un Eyüp semtinde defnedildi. Mezarı 1988 yılında Ankara‘daki Devlet Mezarlığı’na taşındı.
Olayda, milletvekili Ali Çetinkaya ile arasında yaşanan bir arbede sonrasında patlayan bir silahla vuruldu. Paşayı kimin vurduğu kesin olarak anlaşılamadı. Ancak Ankara Savcılığı Halit Paşa’yı Ali Çetinkaya‘nın vurduğu kanaatine vardı; bir nefs-i müdafaa halinde olduğunu kabul ederek bu olaydan dolayı kovuşturma yapılmaması kararı verdi
Mudanya’dan, Kocaeli’ne, Kars’a, Artvin’den Gümüşhane’ye, Erzurum’dan İzmir’e, Tunceli’den İstanbul’a, Yemen’den Trablusgarp’a, cephe cephe koşuşturmuş bir komutandı Halit Paşa…
Vatanı için savaşan yiğit askerlere karşı baba gibi şefkatli, vatan hainlerine karşı ise son derece acımasız bir insandı Halit Paşa…
Düşmanlarını sağ tarafında taşıdığı “Namuslu” diye adlandırdığı tabancasıyla, cepheden kaçan askerleri ise sol tarafında taşıdığı “Namussuz” diye adlandırdığı tabancasıyla vurabilecek kadar kararlı bir askerdi Halit Paşa…
Cephede düşmanla savaşırken askerlerine “Oğlum vatan bizimdir, kaçan haindir…” diye haykıran cesur bir yürekti Halit Paşa.
Okurken gurur duydum böyle asil bir vatanseverin kimliğini öğrenmekle… Ali Çetinkaya konusu elbette önemli de, olmuş bir kere diyelim… Ali Çetinkayanın adı İzmir’de bir caddeye veriliyor DELİ HALİT PAŞA’nın adını sanını altmış üç yaşımda öğreniyorum. Tarihimizi bizlere öğretmeyenlere yazıklar olsun!!!!
Teşekkürler….