Jacques Louis David kimdir, 1748’de Paris‘te doğan Fransız ressam Jacques Louis David neoklasisizm akımının öncülerinden biridir. 18. yüzyılın en çarpıcı eserlerinden biri olan Marat’nın Ölümü, Jacques Louis David‘in de en ikonik resimlerinden biridir.
Jacques Louis David, 30 Ağustos 1748 tarihinde Paris, Fransa‘da doğmuştur. Jacques Louis David dokuz yaşındayken demirci olan babası bir düelloda ölünce, mimar ve müteahhit amcaları tarafından avukat yahut doktor olma isteğiyle yetiştirildi. Resme karşı çok küçük yaşta ilgi duydu. Quatre Nations okulunda öğrenciyken Saint Luc akademisine de gidip geldi. Resme yöneldi ve resim tutkusu ağır basınca, onu annesinin kuzeni olan; dönemin saray erbabı tarafından oldukça sevilen rokoko ressamı Francois Boucher‘in yanına yolladılar.
Francois Boucher soyluların o zamana dek sanattan ne istediklerini ustalıkla çözmüş ve bunu onlara verebilen biri haline gelmişti. Boucher’in yanında sanat hayatına rokoko ile başlayan David, ilerleyen zamanlarda hayatının tamamını etkileyecek bir olayla yüzleşti. Tıpkı babası gibi, yaptığı bir düello sırasında dudağından yaralandı ve bu ona hayatının sonuna dek taşıyacağı bir iz verdi. Aynı zamanda düşmanları tarafından “şiş yanak David” lakabının takılmasına da sebep oldu. Fakat bu yaranın tek getirisi fiziksel değildi; David aynı zamanda konuşma zorluğu da çekiyor ve dönemin modası olarak konuşkan, esprili ve komik; kısaca popüler olma konusunda büyük sıkıntılar yaşıyordu. Kendisini konuşurken anlayabilen on civarında insan olduğunu da hesaba katarsak, insanlarla gereklilik halleri dışında konuşmaması kaçınılmazdı.
Jacqu – 1794
1784 yılında Krallık Resim ve Heykel Akademisine kabul edildi. 1788 yılına kadar Krallık akademisinde okudu. 1774 yılında Roma ödülünü kazandı ve hocasıyla İtalya‘ya gitti. Aynı yıl Anthikos ve Stratorikhe adlı eserini (Milli Güzel Sanatlar Yüksek Okulu) yaptı. Eski Roma Sanatıyla ilgilendi. Jacques Louis David’in rokoko ile başlayan sanat anlayışı, gezdiği ve gördüğü antik kentlerle birlikte sekteye uğradı ve kendisini neoklasisizmin izinde yeniden buldu.
Neoklasisizm akımı nazariyecilerinin etkisinde kaldı. Bologno‘da Guido Remi‘ye, Parma‘da Antonio da Correggio‘ya, Roma‘da da Michelangelo Buonarroti‘ya duyduğu hayranlığın izleri “Vebalılara yardım eden Aziz Rocco” adlı tablosunda görülür.
Fransız sanatına katkıda bulunan ve geniş kitleleri etkileyen sanatçıların başında gelir. Roma‘da resim dersleri almış, Rönesans‘ın büyük ustaları Raffaello Santi ve Caravaggio‘dan etkilenmiştir.
Jacques Louis David, arkadaşları Maximilien Robespierre ve Jean-Paul Marat ile Fransız Devrimi‘nin aktif bir destekçesi oldu. Hatta David için destek olma kısmı genişleyerek halkı uyandırmak ve devrime destek olmalarını sağlamak görevine dönüştü. Bunu da yapabildiği en iyi şekilde, resimleriyle yaptı. Resimlerinde seçtiği antik konularla hem kralı ve sarayı eleştiriyor hem de halka ihtiyaç duydukları cesareti ve azmi veriyordu. Yaklaşan devrimin ayak seslerini duymak için fazlasıyla sağır olan soylular, onun eserlerini alıp sergiliyorlardı.
Louvre Müzesi, başlangıçta bir saray olarak inşa edilmişti ve haftada bir gün sanat eserlerinin halka açık, ücretsiz sergilendiği bir yerdi. Soylular, ruhban sınıfı, askerler ve halk tabakasından insanlar, ayak takımı gibi birçok kesim bu eserleri görmeye geliyordu. Fakat 1784 yılındaki sergilerden birinde özellikle herkesin görmeyi merakla beklediği ve devrimin resmi sayılabilecek bir tablo vardı; Horas Kardeşlerin Yemini.
Horas Kardeşlerin Yemini tablosu – 1784
Resmin konusu antik bir hikâyeden alınmıştı. Horaslar, Romalı üçüzlerdi ve Albalılar ile aralarındaki sorunu çözmek için kendileri gibi üçüz olan Curiat kardeşlerle savaşacaklardı. Resimde Horas kardeşler Roma‘ya sadakat ve bağlılıklarını gösterirlerken babaları da onlara destek oluyordu. Bu üç adam, vatanları için görevlerini yerine getirirken ölmeyi göze alıyorlardı. Tablonun sağ tarafında gördüğümüz kadınların arkasından yas tutmaya ve beklemeye razı olmuşlardı. Lakin Horaslardan birinin karısının Curiatların kızkardeşi olması ve Curiatlardan birinin nişanlısının ise Horasların kızkardeşi olması durumu oldukça trajik yapıyordu. Kızkardeşin sevdiği erkekleri kaybetme korkusu ve üzüntüsü yüzüne oldukça iyi oturtulmuştu. Horaslar Curiatlara karşı zafer elde ettiler etmesine lakin sadece biri hayatta kaldı. Trajedi burada sonlanmadı; nişanlısının ölmesine dayanamayan kızkardeşin tüm Roma‘yı lanetlemesi üzerine kalan Horas onu kentin ortasında öldürdü.
Jacques Louis David, siyasete karıştı. Akademinin kapatılması ve Kralın öldürülmesi yolunda oy verdi. Konvansiyon ve jacobenler kulübü üyesi oldu.
Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğüne getirildi. Kendisine modellik yaptıktan kısa bir süre sonra giyotinle idam edilen Madam Chalgrin’in portresini yaptı, bu eseri Louvre müzesindedir.
Fransız Devrimi İhtilalcilerinden olan Maximilien Robespierre‘in devrilmesi üzerine onun dostu olduğu için hapse giren David, önce Fermes Konağına sonra Luxembourg Sarayına hapsedildi. Burada penceresinden Luxembourg Bahçesinden Görünüş adlı tablosunu 1794 yılında yaptı. Hapiste bulunduğu süre içinde Sabinler ve Şiir okuyan Homeros isimli resimlerin taslaklarını çizdi. Serbest bırakıldıktan sonra yeni portreler yapmaya başladı. Bir ara yeniden yakalanıp hapsedilen David 1795 yılı Ağustos’unda kesin olarak bağışlandı.
Napolyon Bonapart döneminde yeniden devletin resmi sanatçısı kabul edildi. Oldukça fazla hayranı vardı ve Fransız sanatının 19. yüzyıldaki temsilcisi olmuştu.
Le Sacre de Napoléon / Napolyon’un taç giyme töreni” tablosu – 1805
Napolyon’un taç giyme töreni” tablosu – Le Sacre de Napoléon ve Sokrates‘in Ölümü önemli eserlerindendir.
Sokrates‘in Ölümü tablosu – 1787
Jacques Louis David tarafından yapılan eser, ünlü Yunan filozof Sokrates‘in idam sahnesini betimlemektedir. Sokrates çıkarıldığı mahkeme tarafından yaşadığı Atina şehrinin tanrıları yerine başka ruhani kavramlara inandığı ve dolayısıyla gençleri yozlaştırdığı gerekçesiyle ölüme mahkum edilir. David, eserinde Sokrates‘in ölümü için verilen baldıran zehirini içmesinden hemen önceki anı betimlemiştir.
Jacques Louis David, Jean-Paul Marat‘nın yakın arkadaşıdır ve 12 Temmuz 1793 günü yani Marat’nın ölümünden bir gün önce onu evinde ziyaret etmiştir. Daha bir gün önce ziyaret ettiği arkadaşının ölümünden çok etkilenen ressam, onu ölümsüzleştirmek adına bu tabloyu resmetmiştir.
Marat’ın Ölümü – 1793
David’in yaşadığı büyük acılardan biri de kuşkusuz arkadaşı Jean-Paul Marat‘ın ölümü olmuştu. Bir gün önce ziyaretine gittiği Marat’ın ölüm haberini alınca oldukça sarsılan David, onu ölümsüzleştirmek istemiş ve yaptığı resimle onu aziz mertebesine çıkartmıştı. Marat, devrim sonrası terör döneminin en büyük isimlerindendi ve kronik bir deri rahatsızlığı yüzünden sürekli küvette vakit geçiriyordu. Yaptığı yaptırımlardan memnun olmayan ve kocası bu eylemler esnasında ölen bir kadın Marie Corday önce bir mektup yazıp yaptırımların halk üzerindeki etkisini anlattı. Fakat Marat’ın bunu önemsemediğini görünce yardım isteği gibi basit bahaneyle evine giderek onu bıçaklayarak öldürdü.
Fransa’nın siyasi açıdan en yoğun döneminde yaşamış olan Jacques Louis David, daha sonra hapse girdi, çıktığında belki de o zamana dek bütün politik görüşlerine ve yaptıklarına ters olarak dönemin kralı Napolyon Bonapart‘ın ressamı oldu. Napolyon Bonapart‘ın Birçok tablosunu ve portresini yapmıştır.
Daha sonra da Belçika‘ya giderek oraya yerleşti.
Evlilikleri :
1.eşi: Krallık baş müteahhitinin kızı Marguerite Charlotte Pécoul ile evlendi.(e. 1782–1793)
2.eşi: Marguerite Charlotte Pécoul (e. 1796–1825)
Jacques Louis David, 29 Aralık 1825 tarihinde Brüksel, Belçika‘da 77 yaşında ölmüştür.
Jacques Louis David, Cupid ve Psyche – 1817.