Kurtdereli Mehmet Pehlivan kimdir, Küçük yaşta başlayarak devrinin en ünlü pehlivanları ile güreşler tuttu ve onlar arasında yer aldı. 1911’de 32 gecede 43 müsabakaya çıkarak rekor kırmıştı ve ‘Cihan Şampiyonu’ ilan edilmişti.
Kurtdereli Mehmet Pehlivan, 1864 yılında Razgrad, Bulgaristan‘da doğmuştur.195 cm. boyunda ve 148 kilo olan Kurtdereli Mehmet Pehlivan, bugün Bulgaristan sınırları içinde kalan Türklerin yoğun olarak yaşadığı Deliorman bölgesi Razgrad’ın Bukrovo köyünde doğmuştur. Ailesiyle beraber 1876–1878 yılları arasında “93 Harbi” diye bilinen Osmanlı-Rus Harbi sıralarında Türkiye‘ye göçerek, Balıkesir‘in Kurtdere Köyü’ne yerleştiler.
İri yapılı bir çocuk olan Mehmet, ata sporumuz olan güreşe küçük yaşta, kendi köyülince, 1.89 boyu ve 123 kiloluk cüssesi ile kendini, önce düğün güreşlerinde gösterdi. Ardından panayır güreşlerine katıldı. Körpe delikanlı olan Mehmet, ilk derslerini Kadırga Meydanı güreşçilerinden Ahmet Pehlivan ile Adapazarlı Cinci Hoca’dan aldı.
Kurtdereli Mehmet, Susurluğun Kepekler köyündeki bir düğünde, zamanının başpehlivanlarından, kendisinden yaşça ve tecrübece büyük olan Katrancı Halil Pehlivana meydan okuyarak onunla güreş tuttu. Adeta kan kusarak yaptığı güreş, hayatının en büyük yenilgisini almasına ve sağlığının bozularak bir yıl yatağa bağımlı kalmasına neden oldu.
Birkaç yıl sonra 1885’de 21 yaşında iken, yine bir zamanının efsanesi ve tüm zamanların en büyük güreşçisi olan Koca Yusuf ile güreş tuttu. Ancak Koca Yusuf, güreşi yarım bırakarak: “Yazıktır, ezdirmeyin bu yetenekli delikanlıyı bana. O, ileride büyük bir pehlivan olacak” diye olgunluk gösterdi ve parsayrayı) ona bıraktı. Bu tarihten sonra Kurtdereli Mehmet, yaptığı güreşlerle tanınmaya başlandı.
Ünü; Balıkesir, Bursa, Çanakkale ile bütün Ege ve Marmara’ya yayıldı. Bu sıralarda, Yörük Ali Pehlivan‘ın çırağı olan ve hayatı boyunca hiç yenilgi yüzü görmemiş olan Çolak Mümin Pehlivan, kendisine ustalık yaptı. Kurtdereli, kendinden büyük ve kuvvetli pehlivanları yenmeye başlayınca, yağlı güreş camiasında ‘Kurtdereli Mehmet Pehlivan‘ adıyla nâm saldı. 1,95 boyunda, 148 kilo ağırlığındaydı. Devrinin meşhur pehlivanları Koca Yusuf, Adalı Halil, Kara Ahmet, Katrancı Halil, Karagöz Ali, Filiz Nurullah ve Hergeleci İbrahim ile güreşleri oldu.
Padişah Abdülhamit II döneminde Batıya giden pehlivanlar arasında yer alan Kurtdereli, 1899 yılında Avrupa’ya gitti. Fransa, İngiltere ve ABD‘de büyük başarılar kazandı ve Dünya Şampiyonu oldu. Kurtdereli, daha sonra Fransa, Britanya (İngiltere), Hollanda ve Amerika gibi ülkelere seyahat etti ve bu ülkelerde yaptığı güreşlerde hiç yenilmedi. Callmett, Pitejenski ve Daumas Pique Plangue gibi ünlü güreşçileri yendi. Petrow’a yenildi. Galibiyetler listesine Hint Gulan, Macar Caya, Rus Baradonow ve Alman Müller’i de ekledi.
Kurtdereli Mehmet Pehlivan, 1899 yılında Kırkpınar’da, Kara Osman ve Adalı Halil‘i yenerek Kırkpınar Başpehlivanlığı unvanını da elde etti.
1900 yılı yazında, Paris Uluslararası Fuarı nedeniyle bir Dünya Şampiyonası düzenlendi. Kurtdereli, Paris’e geldiğinde, ne şampiyonada yer bulabildi, ne de güreşecek güreşçi. Kurtdereli, Paris ve Londra’da yaptığı güreşlerde, “Hint Kaplanı” diye anılan Doğu’nun yenilmez şampiyonu Gulam Rüstem‘i, Britanya Adaları Başpehlivanı Chalve’yi ve Rus asıllı büyük şampiyon Hackenschmit’i yenerek adını dünyaya duyurdu. İki saati aşan bir güreşten sonra Kurtdereli, Gulam’ı yere attı ve sol omuzu üzerine düşen Gulam, güreşemeyeceğini söyleyince başka bir zamana ertelenen güreş, ikinci kez yapılacağı sırada, Gulam’ın Hindistan’a kaçtığı anlaşıldı. Kurtdereli, daha sonra Londra, Viyana ve Berlin’de yapılan turnuvalara katılarak adını tüm dünyaya bir kez daha duyurdu. Kurtdereli, Berlin’de yaptığı beş maçtan ikisini kazanıp, üçünde de berabere kaldı.
Türkiye’ye döndükten sonra kendisi, ülkeye yararlılığından dolayı 5 Aralık 1901‘de Sultan Abdülhamit II tarafından bir; 5 Mart 1910’da da, Sultan Mehmet Reşat tarafından iki “Gümüş Sanayi Madalyası” ile ödüllendirildi. Bunun yanı sıra Kurtdereli’ye, Sultan Abdülhamit II bir de berat verdi.
1902 yılında, Bursa‘da yapılan şampiyonada ise Kurtdereli, finalde Madaralı Ahmet’i; İstanbul’da yapılan şampiyonada da 2 metrelik ve 150 kiloluk Filiz Nurullah‘ı yenerek Türkiye Şampiyonu oldu. Kurtdereli; 1903 yılının Ocak ayında, İstanbul Safvet Tiyatrosu’nda yapılan Türkiye Serbest Güreş Şampiyonası’nda ilk üç turu kolayca geçti ve dördüncü turda Madaralı Ahmet’i, finalde de Koca Hasan’ı toplam 5 saat 1 dakikada yenerek Türkiye Şampiyonu oldu. Bu güreş, dört gece devam etti ve Kurtdereli karşılaşmayı, güçlükle ve çift kazkanadı oyunu ile kazandı. “Frenk Güreşi” de denilen Greko-Romen’de ise Kurtdereli, üçüncü turda Neşat ile güreştiği sırada ayağından sakatlanarak şampiyonadan çekilmek zorunda kaldı.
Kurtdereli Mehmet Pehlivan, 47 yaşında iken 1911 yılında Macar pehlivanı Caya’nın Taksim Talimhane’de organize ettiği Ramazan Güreşlerine, güreş başına elli altın lira karşılığında katılmayı kabul eder. Aslında sol kolunda romatizma vardır ve yaşı da kırkı geçkindir. Ama maddi sıkıntıları, güreş teklifini kabul etmesine neden olur. İdmansız şekilde talimhane meydanına çıkan Kurtdereli Mehmet, önce İngiliz Adams’ı, sonra da Hollandalı Frederik’i yener. Macar Şampiyonu Caya ile güreşirken onun kaçak güreşine öfkelenen Kurtdereli, sakat koluna aldırmadan Caya’yı sardığı gibi Hergeleci İbrahim pehlivanın oturduğu yerin önüne bohça halinde fırlatıp atar. Atarken de, “Al usta, bu senin olsun” diye nara atar. Daha sonra Avusturyalı rakibi Müller’i yenen Kurtdereli, finale kalarak, Rus rakibi Baradanof ile karşılaşır. Dillere destan bir mücadele olmasına rağmen, bu amansız güreşi de bileğinin hakkı ile almasını bilen Kurtdereli Mehmet, kendinden hayli genç, iri ve idmanlı tüm rakiplerini perişan ederek şampiyon olur. Şampiyonluğunu meydandan halka “Donanma yardımı” diye haykırarak ilan etmiştir. Bu güreşlerde, Donanma Cemiyeti, yeni gemiler yaptırma girişiminde bulunmuş ve Kurtdereli sayesinde 600 altın lira toplamıştır.
1911 yılında Taksim’de yaptığı Talimhane güreşlerinde 32 gecede 43 müsabaka yaptı. “Cihan şampiyonu” ilan edildi.
Son güreşini, yine 1911‘de İstanbul’da yapan Kurtdereli, pehlivanlık geleneğine göre kispetini Balıkesirli Hacı Kara Mehmet vasıtasıyla Kabe’ye yollayarak er meydanlarından çekildi.
Kurtdereli Mehmet Pehlivan, 11 Nisan 1939 tarihinde Balıkesir‘de 75 yaşında ölmüştür.
Her yıl adına Balıkesir’in Kurtdereli köyünde Kırkpınar’dan sonra Türkiye’nin en büyük yağlı güreşleri düzenlenmektedir. Balıkesir’de adını taşıyan kapalı spor salonu ve kendisinin büyük boyutta bir heykeli bulunmaktadır.