Necdet Mahfî Ayral kimdir, Necdet Mahfî Ayral, 1908 de Paşabahçe-İstanbul da doğdu. Sütnineler, dadılar ve lalalarla büyür. Sanatçı bir aileden gelmektedir. Annesi Mesadet Hanım, Babası Mehmet Mahfi paşadır. Necdet Mahfî Ayral, Yerebatan’daki Mekteb-i Vatan’da ilk mektebe başlar. Musevî bir madmazelden Almanca dersi aldırırlar, Çocukluk arkadaşlarının çoğu da Rumdur. Rumcayı da onlardan öğrenmeye başlar. Beykoz’da Mithat Efendi Rüşdiyesine, oradan Galata’daki Avusturya Lisesine bir müddet devam ettikten sonra, Birinci Dünya Savaşı başlayınca okul kapanır. 1919’da Galatasaray Sultanisi’ne (Galatasaray Lisesi) yatılı olarak verirler. Ancak 1923’de babası öldükten sonra okulun bitmesine iki yıl kala okul ücretini ödeyemediklerinden burayı bitiremeden ayrılmak zorunda kalır. Bu yıl aynı zamanda onun tahsil hayatının noktalandığı tarihtir. Paşabahçe’de oturmaya devam ederler. O yıl oturdukları ev de satılır ve Beşiktaş’a taşınırlar.
Anne tarafından ceddi Sultan III. Ahmed‘e dayanır. Ahmet İzzet Paşa, annesinin büyükbabasıdır. Sultan Abdülmecid, o zaman Boğaz’daki bir araziyi Ahmet İzzet Paşa’ya hediye etmiş. Halk arasında bu çevreye Paşa Bahçesi denilir olmuş. Paşabahçesi büyük bir araziydi. Büyükbabasının cevizliğiydi. Oranın adı Paşabahçe değil, Paşa bahçesi’dir. Orada on iki odalı bir evde doğdu. Bu evi albay (miralay) olan babası yaptırmış.
Önce, 30 lira aylıkla Deutche-Orient Bank’a muhasebe servisinde memur sonra 100 lira aylıkla Mario Serra adlı bir İtalyan’ın Yıldız Sarayına açtığı kumarhaneye belediyenin mesul muhasibi olarak işe giriyor. Ama kumarhane 11,5 ay sonra kapanınca yine işsiz kalıyor. Elinde tek kalan öğrendiği mükemmel İtalyanca oluyor. Bir yıla yakın lektrik- Tünel- Tramvay şirketine giriyor.Askere gitme zamanı gelince askere gider, yerine karısı Eleni şirkete giriyor.
Orduda kendini sevdiren Necdet Mahfi üç ay içinde onbaşi, ardından da Fırka Karargahı Komutanının fahri çavuşu oluyor. Okur yazarlığı, yabancı dil bilgisi, ciddiyeti ve çalışkanlığıyla Rüştü Paşa’nın gözbebeğidir artık. Tüm kültürel etkinliklerin düzenlenmesini Necdet Mahfi’ye bırakıyor paşası. Başlıyor erat için bazı gösteriler düzenlemeye; çeşitli eğlenceler, tiyatrolar… Giderek en çok yapmak istediği işin bu oldugunu anlıyor, tiyatro… Askerliğinin bitiminde komutanından yardım istiyor, Bunun üzerine Rüştü Paşa da oturup o dönemin Belediye Başkanı Muhittin Üstündağ’a bir mektup yazıyor.
Başkan, mektubu okuduktan sonra Necdet’i Darülbedayi’ye gönderiyor. Tarih 24 Eylül 1932…Ve Necdet Mahfi‘nin, 66 yıldır dur durak bilmeden, büyük bir özveri ve sevgiyle süren tiyatro macerası başlıyor.
Sahneye ilk adımını figüran olarak 24 Eylül 1932’de Darülbedayi’de “7 Köyün Zeynebi” oyunuyla atan Ayral, Şehir Tiyatroları’nda ‘Lüküs Hayat’ta İrfan, ‘Kral Lear’da soytarı, ‘Deli Dolu’da David, ‘Fizikçiler’ de Newton, ‘Bir Komiser Geldi’de Komiser, Küçük Sehir’de Karabet Gümüşyan, Ahududu’da Haydar Paşa ‘Cyrano de Bergerac’da Don Marzio ve ‘Tartuffe’de Cleant, Pusu’da Ağa Yılanoğlu gibi oyunlarda unutulmaz kompozisyonlar yarattı. 10 Ekim 1934 “Ses Tiyatrosu”nda “Yarasa” operetinin baş rolünde “Doktor Falke” rolünü oynar.
Tiyatroda 275 oyunda, bunun yanı sıra sinemada da sanatını icra eden Ayral 170’ye yakın filmde irili ufaklı rol aldı. 1950-75 yılları arasında İtalyanlar’ın ünlü komedyeni Toto’yu konuşarak, dublaj sanatında da ustalığını gösteren Ayral, kızı Jeyan’ı da kendisi gibi tiyatro ve dublaj sanatçısı olarak yetiştirdi.
Necdet Mahfi tiyatronun her yönüyle ilgili bir aktördür. Sahne müdür yardımcılığı ve arkasından uzun yıllar Sahne yönetmenliği de yapar. “Zaman zaman bilet sattığım, dekor işlerinde çalıştığım da olmuştur” diyor zaten.
Necdet Mahfi Ayral, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda son olarak Ahmet Hamdi Tanpınar‘ın ‘Huzur’ oyununda rol almıştı.
Necdet Mahfî Ayral, 5 haziran 2004 tarihinde 96 yaşında iken İstanbul’da vefat etmiştir.
Evlilikleri : 1927 de bir Rum kızı olan Eleni ile evlenir. Ve 52 yıl evli kalırlar eşi ölene kadar. Tiyatro, sinema,radyo ve televizyon dizileri oyuncusu, seslendirme sanatçısı Jeyan Mahfî Ayral (Tözüm) kızlarıdır.